Aktüel DünyaAktüel Yorum

YEZİTİN İZİNDEN…

ALEVİ DÜŞMANI, YAVUZ MÜRİDİ, R.T.E nin HOCASI, KADİR MISIROĞLU VE TÜRK-İSLAM GERÇEĞİ.

Kadir Mısıroğlu’ yıllardır yazdıklarından ve katıldığı Tv programlarından, Alevilere alanen küfreden, her daim katlini vacip gören, Osmanlının az katlettiği’ni düşünerek hayıflanen, konuşurken sırtını devletin gücüne, ideolojisine dayatan, bir çok alevi kurumunun, devlet yanlısı ve islamcı gördüğü CEM vakfı ve başkanı İzetten Doğan’ı dahi ,kafir-dinsiz ve sünni islamın şartlarına uymadığı için din düşmanı ilan eden, özellikl Aleviliği (Ocaklara bağlı sürekleri) tamamen sapkınlık olarak niteleyen, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde ki alevi katliyamlarını savunan bir YEZİTTİR.

‘‘Kadir Mısıroğlu (d. 24 Ocak 1933; Akçaabat, Trabzon), Türk tarih araştırmacısı, yazar, şair, avukat ve eski gazeteci. Osmanlılar İlim ve İrfan Vakfı’nın mütevelli heyeti başkanı, Sebil Yayınevi’nin kurucusu ve sahibi.’’ Yaşam serüvenine bakıldığında, bütün çalışması Muaviye islamının Yezit uygulamasını savunmak ve temsilcisi olmak için harcamıştır.

R.T Erdoğan’ın akıl hocalarından biri olarak bilinir. Biraz yakından bakınca köprü isminin ‘’Yavuz Sultan Selim’’ olarak belirlenmesinde etkisi olmuştur. Kadir Mısıroğlu gibi binlerce, hatta milyonlarca kişi bu ülkede alevilere, kin ve nefret ile bakmaktadır.

Çünkü bu zihni bakış açısının arka planı, bin dörtyüz yıllık, Emevi, Abbasi, Selçuklu,Osmanlı ve T. Cumhuriyeti devletinin, genelde Alevi-Bektaşilere, özelde Ocaklara bağlı Kızılbaş alevilere uyguladığı nefret söylemli, katliyam uygulaması ,dinsel politikalardır.

Bu kişilere hiç bir zaman, ne Kemalist Ulusalcılar tarafından, ne de İslamcı İkdidarlar tarafından, hukuki, idari, veya ahlaki bir müeyyide uygulanmamıştır. Hatta bu nefret ve insanlık suçlarını işlemiş olanlar ödüllendirilerek, Alevi toplumunda bir sindirme ve sünni islamı arkasına alanlara da bir teşvik ve özendirme ile İslamı yaygınlaştırma hedeflenmiştir.

Mesele alevilerin bu konudaki tavrının da, bu sindirilmişlik psikolojisini içselleştirmiş olması halidir. Bu tip dışardan Alevilere yönelik saldırı ve hakaretlerde hiç bir örgüt ve dernek farkı gözetmeden, Türkmen, Kürt,  arap ve balkan alevilerinin, Alevi Ocak ve Bektaşi dergahlarının, aynı refleks ile bir araya gelerek tepki göstermesi gerekmektedir.

Tepkilerini sadece bir açıklama ile sınırlı değil, tüm ulusal ve uluslar arası yasal yolları kullanarak, ayrıca siyaset kurumu ve sivil toplum kurumları nezdinde girişimlerde bulunarak, Kadir Mısırlıoğlu gibi Yezit ruhlu kişileri, yüksek sesle deşifre edip, açıkça demokratik toplumun hedefine koyarak, bu tip kişileri savunan kurum ve kuruluşları her çeşit yöntemlerle protesto ederek, bir caydırıcılık yaratmaya çalışmak gerekmektedir.

Bunun bir devlet politikası olarak uygulandığını ve Kadri Mısırlıoğlu gibi kişilerin sadece bu politikaların sözcülüğünü yaptıklarını bilerek; devlet ve sistemin köklü bir zihniyet değişikliği için, gerekli yasal haklar konusunda düzenleme yapması için, Alevi kurumları etkin bir politika geliştirebilir.

Ali Köylüce

 

Bir yanıt yazın

Yazarın bir önceki yazısı
Kapalı
Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Reklamı engelleyerek iyi yapmışın, yazıya odaklanmakta fayda var.