
Evlerde kitap, okullarda kütüphane yok
Bugün başlayan 53. Kütüphane Haftası nedeniyle Okul Kütüphanecileri Derneği Başkanı Aydın İleri, Türkiye’deki okuma kültürünün ve kütüphanelerin durumunu aktardı. 28 yıl aradan sonra 3. Milli Kültür Şurası’nın düzenlenmesinin önemli bir gelişme olduğunu aktaran İleri, ancak sonuç raporunda kütüphanecilik yasası ile istihdam sorununa yer verilmediğine dikkat çekti.
Yapılan açıklamada istatistiklerle durum şöyle açıklandı:
Toplum kitap okumuyor
Ülkemizin okuma kültürü ve kütüphane karnesi bu yıl da zayıf.
İPSOS KMG’nin 2016 yılında Türkiye’nin 34 İlinden 13.799 kişiyle gerçekleştirdiği araştırmanın sonuçlarını içeren Türkiye’yi Anlama Kılavuzu’na göre toplumun yüzde 39 hiç kitap okumuyor, yüzde 47’si hiç dergi okumuyor. En sık yapılan aktivite yüzde 85’le televizyon izlemek.
TÜİK’in en güncel olan 2015 yılı verilerine göre Halk Kütüphanelerine üye sayımız 1 milyon 367 bin 139. Ülke nüfusunun yüzde 2’inden az.
Evlerde kitap yok
2016 yılı Aralık ayında sonuçları açıklanan 40 ülkede yapılan “Cehalet Endeksi Araştırması” sonuçlarına göre Türkiye 40 ülke arasında en cahil 9. ülke oldu. (Ipsos MORI- İngiltere 2016)
Milli Eğitim Bakanlığı’nın OECD işbirliğinde Türkiye çapında 15 yaşında öğrencilerden topladığı verilere göre evinde en fazla 10 kitap olan ailelerin oranı yüzde 27. Evlerin yüzde 54’ünde kitap sayısı 25’i geçmiyor. Evdeki 25 kitabın çoğunluğu edebiyat eseri değil ders kitabı veya test kitabı.
Okulda kütüphane yok
Milli Eğitim Bakanlığı’nın Dünya Bankası ile yaptığı bir çalışma olan TİMSS, okullardaki kütüphanelerin durumu hakkında bize bilgiler veriyor.
Türkiye’de TIMSS 2011 çalışmasına katılan 4. sınıf öğrencilerinin yüzde 1’inin okullarında 5000’den fazla farklı kitabın bulunduğu kütüphane olduğu görülmektedir. Bu oran Güney Kore’de yüzde 92 dünya ortalaması ise yüzde 32’dir.
Öğrencilerin yüzde 38’inin okul kütüphanesinde 501-5000 kitap bulunurken, yüzde 37’sinin okul kütüphanesinde 500 ve daha az kitap bulunmaktadır. Çalışmaya katılan öğrencilerin yüzde 24’ünün ise okullarında kütüphane bulunmamaktadır.
Türkiye’de en yüksek başarı ortalamasının (487) kütüphanelerinde 501-5000 arası kitap bulunan okullarda, en düşük başarı ortalamasının ise (420) kütüphanesi olmayan okullarda öğrenim gören öğrencilerde tespit edildiği görülmüştür.
Öğrencilerin yarısı okuduğunu anlamıyor
2015 yılı PİSA rakamlarının ortaya koyduğu eğitim başarısında dünyada ilk 50 ülke arasında değiliz.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) üç yılda bir hazırladığı Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2015 sonuçlarına göre Türkiye, PISA 2012’ye göre ortalama 7 sıra düşerken, en çok kayıp ise okuma ve fen bilimlerinde meydana geldi.
Türkiye, 70 ülke arasında fen bilimlerinde 52, matematikte 49, okuduğunu anlamada 50. sırada yer aldı. Türkiye’nin PISA sonuçlarına göre sınava katılan öğrencilerdeki en önemli eksik ‘okuduğunu anlama’ becerisiydi: Türkiye’de bu sınava giren her iki öğrenciden birinin okuduğunu anlamadığı ortaya çıktı. PISA’da okuma becerilerinde düşük performans, bir metindeki ana fikrin anlaşılmasında zorluk çekilmesi anlamına geliyor. Okuduğunu anlama oranı 2003 yılına göre gerilemiş durumda. Okuduğunu anlamada 12 sene geriye gitmişiz.
Çocuklar hayal kurmuyor
İntel ve Bright Future, 10 şehirde 8-55 yaş arası 2 bin kişi ile görüşerek Türkiye’nin hayal haritasını çıkarttı. Buna göre çocukların yarısı hayal kurmuyor.
Okul çağının başlangıcında, evde ve okulda ve yaşadığı şehirde kütüphane ile buluşamayan edebiyat eserlerinden; masal, öykü, roman, şiir ve deneme gibi kurmaca metinlerden beslenemeyen çocukların hayal kurması olası değil.
Coğrafyamız kütüphane ve kitap yoksulu
Örgün eğitimde 51 bin 622 resmi, 9 bin 581 özel olmak üzere 61 bin 203 okul ve kurum bulunuyor. MEB rakamlarına göre Türkiye Geneli Özel ve Resmi Okul Kütüphane Sayısı: 18 bin 916. Resmi rakamları kabul ettiğimizde bile MEB’e bağlı ülke genelinde okullardaki kütüphane oranı yüzde 30. Okulların yüzde 70’inde kütüphane yok.
MEB’in yeni dönem kütüphane vizyonu olan Z-Kütüphanelerin
Türkiye genelindeki sayısı 770. Z-Kütüphaneler ülke genelindeki okul kütüphanelerinin yüzde 1.1’i oranında.
Okullarda kütüphaneci yok
Özel eğitim kurumları hariç, Milli Eğitim Bakanlığı’nın resmi okullarında çalışan kütüphaneci sayısı (0) sıfır’dır. 17 milyon 588 bin 958 öğrencinin yüzde 70’i kütüphanesiz bir eğitimle karşı karşıya.
Ne yapılmalı?
Açıklamada kütüphanelerin eğitim üzerindeki etkisinden de söz edilerek, bu konunun önemine dikkat çekildi. Buna göre:
Okullarında kütüphane ve kitap desteğiyle eğitim yaşamını sürdüren çocuklar ile hiç kütüphane kullanmayan çocukların kişisel gelişim ve okul başarı seviyesi aynı olmayacaktır. MEB bu eşitsizliği ortadan kaldırmakla yükümlüdür.
Eğitim müfredatını destekleyen, öğrencinin, öğretmenin edebi ve bilimsel kaynaklara basılı ve dijital olarak eşit ve parasız erişebilecekleri, uzman kütüphaneci personelin hizmet sunduğu kütüphaneler, bilgi ve belge merkezleri tüm öğrencilerin, eğitimcilerin hakkıdır.
Okul kütüphanesi nitelikli eğitimin vazgeçilmezidir. Okul öncesi eğitimden başlayan, üniversite eğitimine kadar devam eden süreçte kitapla tanışan, okumayı alışkanlık edinerek kültürü dönüştüren bir nesil ülkenin özgüveni olan güçlü entelektüel sermayesi olacaktır. Dileğimiz tüm çocuklarımızın eğitim hayatında kitap, kütüphane ve kütüphaneci olması. Sadece okulda değil çocuğun yaşadığı tüm coğrafyada kitapla buluşmasıdır.
Ülkemizdeki okuma kültürünü değişimini sağlayacak öncül kurumların; halk ve çocuk kütüphanelerinin, okul kütüphanelerinin nitelikli olarak artmasıdır. Bu nitelik ulusal kütüphane politikasının oluşturulmasıyla, bütün kültür ve kütüphane kurumlarının işbirliği ve kütüphanecilerin istihdamı ile olacaktır.
Kültür Servisi
