Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne Prof. Dr. Melih Bulu’nun atanmasına protestolar sürerken, üniversiteye yine Cumhurbaşkanı Kararı ile iletişim ve hukuk fakülteleri kuruldu.
Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararları ile bazı yükseköğretim kurumlarına bağlı yeni fakülteler kuruldu, kapatıldı veya ismi değiştirildi. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre Boğaziçi Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi ve İletişim Fakültesi kuruldu. Ayrıca Cumhurbaşkanı Kararı ile 11 üniversiteye de rektör atamaları yapıldı.
Karara göre, Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi’ne, Prof Dr. Mehmet Biber Ardahan Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin Artvin Çoruh Üniversitesi’ne, Prof. Dr. İdris Demir Batman Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Necmettin Elmastaş Bitlis Eren üniversitesi’ne, Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek Gümüşhane Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Ömer Pakiş Hakkari Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Namık Ak Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Bülent Şengörür Kırklareli Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Mustafa Doğan Karacoşkun Kilis 7 Aralık Üniversitesi’ne, Prof. Dr. Turgay Uzun Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi’ne rektör olarak atandı.
Melih Bulu‘dan ilk açıklama
Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne atanan Melih Bulu, üniversitede yeni fakülteleri “Cumhurbaşkanımızın imzasıyla kurulan İletişim ve Hukuk Fakültelerinin Boğaziçi’ne farklı perspektifler ve zenginlikler katacağına inanıyorum” sözleriyle değerlendirdi. Bulu, söz konusu açıklamayı sosyal medya hesabından yaptı.
Cumhurbaşkanı’na açık mektup
Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ise kurulan yeni fakültelerin Resmi Gazete’de yayımlanması sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hitaben açık bir mektup yayınladı. Mektup, Boğaziçi Dayanışması adlı sosyal medya hesabından duyuruldu.
Üniversiteye yapılan rektör atamasının “meşru” olmadığını belirten öğrenciler, “Bir Cuma günü bir gece yarısı kararıyla daha; hocası, öğrencisi, emekçisi tüm kurumu sindirmek adına fakülteler açıyor, dekanlar atıyorsunuz. Üniversitemizi kendi siyasi militanlarınızla doldurma çabanız, içine düştüğünüz siyasi krizin göstergesidir” ifadesine yer verdi.
Mektupta taleplerini tekrarlayan öğrenciler, bu süreçte gözaltına alınan ve tutuklanan “bütün arkadaşlarının derhal serbest” bırakılmasını istedi. LGBTİ+ ve diğer tüm gruplara yönelik “itibarsızlaştırma kampanyalarının” sona ermesi çağrısında bulundular.
Başta “Melih Bulu olmak üzere üzere bütün kayyumlar istifa etsin” diyen öğrenciler, “üniversitelerde, üniversitenin bütün bileşenlerinin katıldığı demokratik rektörlük seçimleri yapılmasını” talep etti.
“Bizi size koşulsuz itaat edenlerle karıştırmayın. Siz padişah değilsiniz, biz de tebaanız değiliz” ifadesini kullanan öğrenciler, “Cumhurbaşkanını istifaya çağırmak bir anayasal hak mıdır? Evet! O halde bir anayasal hakkı kullanmak ne zamandan bir cesaret sorunu oldu?” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Cuma günü yaptığı açıklamada, Melih Bulu’ya yönelik istifa çağrıları ile ilgili olarak “Yürekleri yetse ‘Cumhurbaşkanı istifa etmelidir’ diyecekler” demişti.
ANKA,DW/JD,BÖ
© Deutsche Welle Türkçe
