
Eski asker 15 Temmuz sonrası maruz bırakıldığı cinsel ve fiziksel işkenceyi anlattı…
15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan SAT Komutanlığı’nda görevli astsubay Mevlüt Öncel’in maruz bırakıldığı işkenceleri anlattı.
Nordic Monitor’de yer alan habere göre, Öncel maruz bırakıldığı fiziksel, psikolojik ve cinsel işkenceyi önce 23 Temmuz 2018 tarihinde Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktığında anlattı.
Avrupa Konseyi’ne bağlı bir organ olan İşkenceyi ve İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muameleyi veya Cezayı Önleme Komitesi’nin (CPT) de cezaevlerini ziyaret ettiği sırada Öncel’in anlattığı işkence beyanlarını raporlaştırdı.
Öncel, darbe girişimi sonrasında Emniyet mensupları tarafından gözaltına alındığını Ankara Kazan’da bulunan jandarma karakoluna getirildiğini ve burada gözaltına alınanların eşlerine ve kızlarına tecavüz tehdidi edildiğini belirtiyor.
Karakolun bir işkence merkezine dönüştürüldüğüne dikkat çeken haberde, Öncel’in ifadelerine yer veriliyor:
“Jandarma bizi Kazan jandarma karakoluna götürdü. Hala arabadayken sivil kıyafetli ve üniformalı insanlar gördüm. Çoğunun elinde tahta çubuklar vardı. Ayrıca binanın duvarına yaslanan ve oturan çıplak insanlar da gördüm. Bazıları SAT üyeleriydi… Hepsinin kafalarında, ellerinde morluklar vardı ve kanlar içinde, perişan haldeydiler. Ağır dayak ve işkenceye maruz kaldıkları belliydi…”
Araçtan iner inmez polis şiddetinin başladığını söyleyen Öncel, bunu cinsel işkencenin takip ettiğini belirtiyor.
Nordic Monitor, işkenceyi doğrulayan tıbbi raporu da yayımladı:

Öncel’in dosyasında, 17 Temmuz 2016’da Dr. Nafiz Körez Sincan Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen ve Öncel’in maruz kaldığı işkence ve tacizlerin bir kısmını kaydeden bir sağlık raporunun da bulunduğunu belirten habere göre Kardiyoloji bölümünden Dr. Zehra Güven Çetin, Öncel’in sırtına, kollarına ve bacaklarına dayandığını ve vücudunun her yerinde çok sayıda morluk olduğunu kaydetti.
Çavuş, işkencenin ne zaman bittiğini bile hatırlamadığını söyledi. Hatırladığı şey, soğuk bir gece rüzgârından ıslak giysiler içinde, bahçedeki binaya yaslanmış olarak titrerken bulduğu idi. Dayak, işkence, açlık ve susuzluktan sonra şimdi soğuk sınavı başlamıştı. Doğru hatırlıyorsam, gecenin ilerleyen saatlerinde veya sabah savcılığa götürüldüm ”diye ekledi. İfadesine de müdahale edildi ve savcı ifadesine hiç vermediği ayrıntıları ekledi.
Dosyasında, 17 Temmuz 2016’da Dr. Nafiz Körez Sincan Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen ve Öncel’in maruz kaldığı işkence ve tacizlerin bir kısmını kaydeden bir sağlık raporu bulunuyor. Kardiyoloji bölümünden Dr. Zehra Güven Çetin sırtına, kollarına ve bacaklarına dayandığını ve vücudunun her yerinde çok sayıda morluk olduğunu yazdı. Bununla birlikte, bu koşullar altında tutuklu kalmaya uygun olduğu konusunda onu temize çıkarmıştır. Tıp doktorları, polis tarafından tıbbi raporlara işkence ve dayak koymamaları için tehdit edilmiş ve çoğu uydurma suçlamalarla tutuklanma korkusuyla rıza göstermiştir.
Öte yandan habere göre, Kazan jandarma karakol komutanı Yarbay Murat Bozdağan ve göreve atanan beş çavuş Osman Gök, Semis Kaman, Osman Tamaç, Abidin Sarıoğlu ve Serhat Kalkan, karakolda yaşanan işkenceye dair bilgilerinin olmadığını iddia ederek fail olmadıklarını belirtti.
15 Temmuz sonrası polisin yetki aldığını ve jandarmanın gözaltındakileri sorgulamadığını söylediler. Yetkiyi kendilerinden alınan polis memurlarının ise Kadir Yılmaz ve Hakan Kutlu olduğunu öne sürdüler.