Federal Almanya’nın en çok satan ve okunan haftalık siyasi haber dergisi Der Spiegel’in 18 Kasım Cumartesi günü piyasaya çıkan 47’nci sayısının kapağında siyah zemin üzerinde Türkiye kökenli tanınmış dört kişinin ağzı kırmızı bantlı renkli portre fotoğraflarına yer verildi.
Bu kişiler Can Dündar, Sevim Dağdelen, Cem Özdemir ve Seyran Ateş’di ve ortak özellikleri Der Spiegel’in kapağında buluşturan ortak özellikleri AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdikleri için hedefte olmalarıydı.
Çevirisi Bidoluhaber Tv’deki habere göre, Erdoğan’ı eleştirenler “cephesinde” adı geçen Türk kökenlilerin kendilerini neden Almanya’da özgür hissetmediklerinin ve Erdoğan hayranları tarafından tehdit edildikleri iddiasının örnekleriyle işlendiği kapak dosyası, Der Spiegel dergisinin Türkiye temsilcisi Maximilian Popp ile redaktörler Jörg Diehl, Katrin Elger ve Martin Knobbe’nin imzasını taşıyor.
Redaktör Katrin Elger ayrıca içinde Anadolu Ajansı tarafından servis edilen fotoğrafların da kullanıldığı 2 dakika 20 saniyelik bir videoda Erdoğan’ın Almanya’daki bir kesim Türk toplumu üzerindeki etkisinin DİTİB’e bağlı camiler üzerinden oluştuğu şeklinde bir de yorum yer alıyor.
CAN DÜNDAR’A SÜREKLİ TEHDİT
Türk gizli servisinin Suriye’deki aşırı unsurlara silah sevkiyatı ile ilgili Cumhuriyet gazetesindeki haberi nedeniyle Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsi suç duyurusuna maruz kalan ve aylarca gözaltında kaldıktan sonra 2016 senesi yaz aylarında Berlin’e kaçan Can Dündar, kapak dosyasının ilk adımını oluşturuyor. Bu 7,5 sayfalık kapak dosyasında Dündar’ın e-posta ile veya Twitter ve Facebook üzerinden her gün Erdoğan yandaşları tarafından tehdit edildiği, “terörist ve Alman gizli servisinin ajanı olmakla suçlanarak” hakaret uğradığı belirtiliyor. Can Dündar’ın Türk kökenli taksi şöförleri tarafından da hakarete uğradığı ve tehdit edildiği vurgulanan haberde, Türk gazetecinin sonunda kendisinin bir otomobil satın aldığı ve “Özgürüz” adında Türkçe-Almanca bir haber portalı kurduğuna dikkat çekiliyor. Can Dündar’dan verilen alıntılar arasında “Artık hiç bir zaman tam korkusuz yaşayamayacağım herhalde” şeklinde tercüme edilebilen [Ich werde wohl nie wieder ganz ohne Angst leben können] bir de cümle bulunuyor.
TEHDİT LİSTESİ UZUN
Haberde Sol Parti federal milletvekili Sevim Dağdelen ile Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir’in de ölüm tehditleri aldığı iddia edilen kapak dosyasında ismi geçen diğer “Erdoğan muhalifi” Türk kökenliler arasında, Kölnlü yazar Doğan Akhanlı, Berlin’de kadın-erkek beraber ibadet yapılan bir cami açarak kamuoyunun dikkatini üzerinde toplayan yazar-avukat Seyran Ateş, bir dönem SPD’den federal milletvekilliği yapmış olan psikolog ve yazar Lale Akgün, Kürt Cemaati Başkanı ve CDU üyesi Ali Ertan Toprak ile yine bir dönem Yeşiller’den federal milletvekilliği yapmış olan avukat Memet Kılıç da var.
Amerikan medya haberlerine atıfta bulunulan kapak dosyasında, Fetullah Gülen’in Türkiye’ye iadesinin sağlanması için Amerikan Başkanı Donald Trump’ın eski bir danışmanına 15 milyon dolar teklif edildiği de yer alırken, Gülen ve Almanya’daki Gülenciler konusu da işleniyor.
Geniş kapak dosyasında, DİTİB, UETD gibi Erdoğan yanlısı derneklerin çalışmalarının yanı sıra, Erdoğan’ın danışmanlarından Mustafa Şen’in UETD konuğu olarak verdiği bir konferans da en ince ayrıntısına kadar uzun uzun anlatılıyor.
Der Spiegel’in kapak dosyası Köln’de yaşayan 64 yaşındaki psikolog ve yazar Lale Akgün’ün Erdoğan’ın bu kadar güce nasıl ulaştığı hakkında yaptığı açıklama ile sona eriyor: “Erdoğan ötekileştirilmişlerin intikam tanrısı.”(Haberdar)
